Akhisar Mustafa Kirazoğlu Devlet Hastanesi, Dahiliye Uzman Hekimi Derya Uçardağ Cengiz, sağlık çalışanlarından oluşan ekibi ile birlikte düzenli olarak gerçekleştirdikleri Diyabet Okulu hakkında bilgi vererek, eğitimlerden olumlu geri dönüşler aldıklarını; hastaların ne yapması, nasıl beslenmesi, nasıl egzersiz yapması gerektiklerini öğrendiklerini söyledi.
Diyabet hastalığı toplumda gün geçtikçe yaygınlaşan bir hastalık ve bu sebepten dolayı toplumun belirli kesimine eğitim vermek amacıyla diyabet okulları düzenleniyor.
Bu konu hakkında Diyabet Okulu Koordinatörlüğünü yapan Dahiliye Uzman Hekimi Derya Uçardağ Cengiz, ‘’Toplumda, tanı konulmamış, insülin direnci olan, gizli şekeri olan, diyabet tanısı olduğu halde bilmeyen çok fazla hasta var. Her üç aileden birinde şeker hastalığı görülmekte. Eğitimlere hastaların eşlerini de çağırıyoruz ki hastanın evdeki ortamı da ona göre düzenlensin. Diyabet eğitimle önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır. Bu yüzden diyabet tedavisinde ilk adım hastayı bilinçlendirmek ve diyetini egzersizini planlamaktan geçiyor. Eğitime başlarken çok çok yüksek şekerli olup insülin tedavisi gören hastalarımızın şekerleri düşüp hapa, daha sonrasında da tedavilerine diyetle ve egzersizle devam eden bir grup hastamız bile var.’’ dedi.
Diyabet eğitimlerinde, diyabet hastalarının çevresindeki insanlara da faydalı olmasını amaçladıklarını belirtti. Örneğin diyabetli olan bir anne babanın, çocuğunda da riskin çok yüksek olduğunu, bu yüzden de bilgi sahibi olursa bir sonraki neslin de korunabileceği düşüncesi vardır.
‘ÖRNEK HASTA YETİŞTİRİYORUZ’
Son iki eğitimde, örnek öğrenci gibi örnek hasta çıkarmaya başladıklarını söyleyen Cengiz, ‘’Tanı konulduğunda 300-400lerde şekeri olup insüline başladığımız, diyabet okulu ve eğitimlerden fayda görüp tedaviye şu an yarım hapla veya ilaçsız, eğitim artı egzersizle devam eden hastalarımız var. Bu şekilde ilerleyerek diğer hastaları da örnek hastalarla motive etmeyi amaçladık. Bu okulun grup terapisi gibi olduğunu da düşünüyorum, onlar gibi birçok kişi olduğunu görerek kendilerini yalnız hissetmemelerini planladık. Çünkü şeker hastalığı kronik bir hastalık ve hayatının sonuna kadar bu hastalıkla arkadaş olmak zorunda eğer iyi geçinirse kendi içinde iyi olacağını hastaya anlatıyoruz.’’ açıklamasını yaptı.
”KAPISI HER ZAMAN HASTALARA AÇIK”
Eğitimlerden olumlu geri dönüşler aldıklarını; hastaların ne yapması, nasıl beslenmesi, nasıl egzersiz yapması gerektiklerini öğrendiklerini söyledi. Sağlık bakanlığının desteklediği, içerisinde doktor, hemşire, fizyoterapist, diyetisyen ve hasta bulunan bir ekip olduklarını da söyleyerek, ‘’Diyabet hemşiremiz de kapısını her zaman hastalara açık tutuyor, hastalar kendilerini yalnız hissetmiyor. Herhangi bir durumda hemen gelip yardım alabilirler.’’ İfadelerinde bulundu. Niteliğe değil niceliğe baktıklarını, bu kadar kişi arasından bir kişiye bile ulaşıp onun hayatına dokunabilmenin, bir kazanç olduğunu söyledi. Ekiplerini büyüterek hastalara daha fazla imkan sağlamak istediklerini de sözlerine ekledi.